Mirasçılardan Biri Evi Satmıyor Ne Yapılır?
Aile içinde kalan taşınmazların paylaşımı, mirasçılar arasında en sık yaşanan anlaşmazlıkların başında gelir. Özellikle miras kalan bir evin satışı konusunda tüm mirasçılar hemfikir olmadığında süreç tıkanabilir. Mirasçılardan Biri Evi Satmıyor Ne Yapılır? Diğer hak sahipleri bu durumda nasıl bir yol izleyebilir? Bu yazımızda, mirasçılardan biri evi satmak istemediğinde izlenebilecek yasal yolları, dava süreçlerini ve dikkat edilmesi gereken önemli noktaları ele alıyoruz.
Türkiye’de miras hukukuna göre birden fazla kişi aynı taşınmaz üzerinde mirasçı olduğunda, bu taşınmaz üzerinde “el birliği mülkiyeti” söz konusu olur. El birliği mülkiyetinde mirasçılar mülke ortak şekilde sahip olur; fakat mülkiyet hisseleri somut olarak belirlenmediği için, taşınmazla ilgili işlemlerin yapılması ancak tüm mirasçıların ortak kararıyla mümkündür. Ancak bazı durumlarda, mirasçılardan biri evi satmak istemezse, diğer mirasçılar büyük bir çıkmaza girer. Peki bu durumda yasal olarak ne yapılabilir?
Elbirliği Mülkiyetinden Paylı Mülkiyete Geçiş
Miras yoluyla intikal eden taşınmazlarda satış ya da kullanım konusunda anlaşmazlık yaşanıyorsa, öncelikli adım elbirliği mülkiyetinin paylı mülkiyete dönüştürülmesidir. Paylı mülkiyet, her mirasçının kendi payı üzerinde tasarruf hakkına sahip olduğu bir mülkiyet türüdür.
Bu dönüşüm, sulh hukuk mahkemesine başvuru ile yapılabilir. Mahkeme kararıyla hisseler belirlenir ve tapu kütüğüne her bir mirasçının payı işlenir. Böylece mirasçılardan her biri kendi hissesini bireysel olarak satabilir ya da devredebilir.

Paylı Mülkiyette Anlaşmazlık: Ortaklığın Giderilmesi Davası (İzale-i Şuyu)
Mirasçılardan biri evi satmıyor, diğerleri ise satıştan yana ise, çözüm yolu ortaklığın giderilmesi davasıdır. Bu dava, sulh hukuk mahkemesinde açılır ve halk arasında “izale-i şuyu davası” olarak bilinir.
Bu dava ile amaç, ortak mülkiyetin sona erdirilmesidir. Mahkeme, ya taşınmazın aynı şekilde bölünebilir olup olmadığını değerlendirir ya da satış yoluyla paylaştırmaya karar verir.
Türkiye’de genellikle konutlar fiziksel olarak bölünemeyeceği için, mahkeme taşınmazın satışına karar verir. Satış, ihale yoluyla yapılır ve elde edilen gelir mirasçılar arasında hisseleri oranında paylaştırılır.
Mirasçılardan Biri Evi Satmıyor Ne Yapılır?
Evet. Eğer mirasçılardan biri evi satmıyor ancak diğer mirasçılar satmak istiyorsa ve uzlaşma sağlanamıyorsa, yukarıda bahsedilen ortaklığın giderilmesi davası neticesinde satış mahkeme kararıyla zorla yapılabilir. Satıştan elde edilen bedel, tüm mirasçılara hisseleri oranında dağıtılır.
Bu durumda evi satmak istemeyen mirasçının engel olma yetkisi bulunmaz. Çünkü Türk hukuk sisteminde kimse istemediği bir ortaklığa zorlanamaz.
Evde Oturan Mirasçı Tahliye Edilebilir mi?
Bazı durumlarda, mirasçılardan biri taşınmazda oturmakta, diğerleri ise hem satış hem de kullanımdan doğan kira gelirine ortak olmak istemektedir. Evde tek başına yaşayan mirasçı, diğer mirasçıların rızası olmaksızın evi kullanıyorsa, bu kişi hakkında ecrimisil (haksız işgal tazminatı) talep edilebilir.
Eğer taşınmazın satışı gerçekleşirse ve kişi tahliye etmeyi reddederse, mahkeme kararıyla tahliye işlemi yapılabilir. Bu tür süreçlerde icra müdürlüğü devreye girer.

Ortaklığın Giderilmesi Davasında Süreç Nasıl İşler?
- Sulh hukuk mahkemesinde dava açılır.
- Mahkeme bilirkişi atayarak taşınmazın değerini ve bölünebilirliğini inceler.
- Bölünemez kararı çıkarsa, taşınmaz satışa çıkarılır.
- Satıştan elde edilen bedel, mirasçılara dağıtılır.
- Evde oturan varsa, satıştan sonra zorunlu tahliye süreci başlar.
Aile İçi Miras Davası
Aile içi miras davası, genellikle mirasın paylaşımında yaşanan anlaşmazlıklar nedeniyle açılır. Miras bırakanın vefatından sonra yasal mirasçılar arasında çıkan uyuşmazlıklar, aile içi ilişkileri zedeleyebileceği gibi uzun ve karmaşık dava süreçlerine de yol açabilir. En sık rastlanan uyuşmazlık konuları şunlardır:
- Saklı pay ihlali
- Miras sözleşmesinin ya da vasiyetnamenin iptali
- Mirasın reddi sonrası doğan hak kayıpları
- Bir mirasçının mal kaçırma amacıyla yaptığı işlemler
Aile içi miras davası genellikle Asliye Hukuk Mahkemesi ya da mirasın bulunduğu yer Sulh Hukuk Mahkemesi tarafından görülür. Davanın içeriğine göre, terekenin tespiti, mirasın paylaşımı, tenkis davası veya ecri misil talebi gibi konular mahkemeye taşınabilir.
Bu tarz davalarda tarafların duygusal bağlarının da etkili olması sebebiyle sürecin bir avukat aracılığıyla yürütülmesi, hak kaybı yaşanmaması açısından büyük önem taşır.

Miras Davasında Keşiften Sonra Ne Olur?
Miras davasında mahkeme, ihtilaflı mülkiyetin veya paylaşımın konusu olan taşınmaz ya da taşınırların tespiti için bilirkişi incelemesi veya keşif kararı verebilir. Keşif, genellikle taşınmazın yerinde incelenmesi, mevcut kullanım durumu, değerinin belirlenmesi ve tarafların beyanlarının alınması amacıyla yapılır.
Keşiften sonra şu aşamalar izlenir:
- Bilirkişi raporu hazırlanır.
- Taraflara rapor tebliğ edilir ve rapora itiraz süresi başlar.
- Gerekirse ek rapor veya yeni bilirkişi atanabilir.
- Tüm deliller toplandıktan sonra, mahkeme sözlü yargılama aşamasına geçer.
- Mahkeme, tüm delilleri değerlendirerek nihai kararı verir.
Eğer karar taraflardan biri ya da birkaçı tarafından kabul edilmezse, istinaf ve sonrasında temyiz yolları açıktır.
Miras Davası Kaç Yıl Sürer?
Miras davalarının süresi, davanın türüne ve tarafların uzlaşma eğilimine göre değişiklik gösterebilir. Ancak Türkiye’deki ortalama dava süreleri şu şekildedir:
- Terekenin tespiti davası: 6-12 ay
- Mirasın paylaşımı (izale-i şuyu) davası: 1-3 yıl
- Vasiyetnamenin iptali davası: 2-4 yıl
- Tenkis davaları: 1-2 yıl
- Reddi miras ile ilgili davalar: 3-6 ay
Davada keşif, bilirkişi, tanık dinlenmesi gibi aşamaların bulunması ve tarafların anlaşmazlık düzeyinin yüksek olması halinde süre daha da uzayabilir. Ayrıca istinaf ve Yargıtay süreçleri de dikkate alındığında bir miras davası toplamda 4-5 yılı bulabilmektedir.
Aile Arası Mal Paylaşımı Davası Ne Kadar Sürer?
Aile içinde anlaşmazlıkla yürüyen mal paylaşımı davaları, genellikle mirasın taksimi ya da izale-i şuyu (ortaklığın giderilmesi) şeklinde açılır. Mahkeme, paylaşım mümkün değilse taşınmazın satışına karar verebilir. Bu süreçte:
- Paydaşların anlaşamaması
- Miras mallarının çokluğu
- Tapu kayıtlarının karmaşıklığı
- Taraflar arasındaki dava dosyalarının fazlalığı
gibi etkenler davanın süresini uzatabilir. Ortalama olarak bir aile içi mal paylaşımı davası, 1,5 ila 3 yıl arasında sonuçlanır. Ancak bu sürenin davanın niteliği ve yargı çevresindeki iş yüküne göre değişebileceği unutulmamalıdır.
Torun Miras Davası Açabilir mi?
Türk Medeni Kanunu’na göre torunlar, doğrudan mirasçı değildir. Ancak torunların miras hakkı bazı özel durumlara bağlıdır:
- Miras bırakanın çocuğu (torunun ebeveyni) vefat etmişse, torunlar onun yerini alarak mirasçı olur. Bu duruma “halefiyet ilkesi” denir.
- Eğer miras bırakanın çocuğu hayattaysa, torun mirasçı olamaz.
- Vasiyetname veya miras sözleşmesi ile torun lehine özel düzenleme yapılmışsa, bu durumda torun doğrudan miras alabilir.
- Torun, eğer miras bırakanın mal kaçırdığına dair bir iddiası varsa, tenkis davası ya da muris muvazaası davası açarak hak iddia edebilir.
Dolayısıyla, torunların miras davası açma hakkı, çocuğun hayatta olup olmamasına, vasiyetle yapılan tasarruflara veya haksız kazanç iddialarına göre şekillenir.
Unutmayın, miras sadece mal varlığı değil; aynı zamanda aile bağlarının ve geçmişin bir yansımasıdır. Bu nedenle süreci hem hukuki hem insani yönüyle ele almak, sizi daha sağlıklı ve kalıcı çözümlere ulaştıracaktır.

Mirasçılardan biri evi satmak istemiyorsa ne yapılabilir?
Eğer mirasçılardan biri satışa yanaşmıyorsa, diğer mirasçılar ortaklığın giderilmesi (izale-i şuyu) davası açabilir. Mahkeme, satışla veya aynen taksim yoluyla ortaklığı sonlandırabilir.
Ortak miras kalan evde biri oturuyorsa ve diğerleri satış istiyorsa ne olur?
Evin kullanımında olan kişi kira ödemiyorsa, diğer mirasçılar hem kira tespiti davası açabilir hem de tahliye talebinde bulunabilir. Ortaklığın giderilmesi davasıyla da evin satışı sağlanabilir.
Keşiften sonra miras davasında ne olur?
Keşif sonrası bilirkişi raporu hazırlanır ve tarafların beyanları alınır. Mahkeme, bu bilgiler ışığında taksim kararı verebilir ya da mülkün satışına hükmedebilir.
Miras davası genellikle kaç yıl sürer?
Miras davasının süresi; davanın türüne, tarafların uzlaşmasına ve mahkemenin yoğunluğuna bağlıdır. Ortalama olarak 1 ila 3 yıl arasında sürmektedir.
Aile içi miras davası açmak aile ilişkilerini etkiler mi?
Ne yazık ki evet. Aile içi miras davaları, duygusal gerilimlere yol açabilir. Bu nedenle uzlaşma yolları tükenmeden dava yoluna başvurulması genellikle önerilmez.
Torun miras davası açabilir mi?
Eğer torunun anne veya babası (yani bir üst soy) vefat etmişse, torunlar zümre sistemine göre onların yerini alarak mirasçı olur ve dava açma hakkına sahiptir.
Mirasçılar arası anlaşma yapılmadan ev satılabilir mi?
Hayır. Tapuda işlem yapılabilmesi için tüm hissedarların onayı gerekir. Aksi takdirde ancak mahkeme kararıyla satış mümkündür.
Aile arasında yapılan mal paylaşımı geçerli olur mu?
Tarafların rızasıyla yapılan sözleşmeler, yazılı şekilde düzenlenirse ve tapu işlemleri de yapılmışsa geçerli olabilir. Ancak miras hukukuna aykırı düşen durumlarda dava konusu edilebilir.
Ortaklardan biri hisselerini dışarıdan birine satabilir mi?
Evet, hissedar kendi payını üçüncü kişilere satabilir. Ancak bu durum, diğer hissedarlar için ön alım (şufa) hakkını gündeme getirir.
Ortak mal varlığı üzerine izinsiz yapı yapılabilir mi?
Hayır. Ortak mülkiyetteki taşınmaz üzerinde diğer hissedarların yazılı izni olmadan yapı inşa edilemez. Aksi takdirde bu yapı hukuka aykırı kabul edilir.