Boşanma davaları, eşlerin boşanmaya ve boşanmanın hukuki sonuçlarına ilişkin uzlaşı içinde olup olmamalarına göre ikiye ayrılır: anlaşmalı boşanma davası ve çekişmeli boşanma davası. Tarafların boşanma ve boşanmanın tüm ferileri konusunda anlaşmaya varmaları hâlinde, Türk hukukunda anlaşmalı boşanma yolu tercih edilmektedir.
Antalya Avukat – Yıldız Candan Hukuk Bürosu olarak, anlaşmalı boşanma sürecinin hukuki güvenlik içinde, hızlı ve hak kaybı yaşanmadan tamamlanmasının büyük önem taşıdığını belirtmek isteriz.
Anlaşmalı Boşanma Davası Nedir?
Anlaşmalı boşanma davası, eşlerin boşanma iradeleri ile birlikte;
- velayet,
- nafaka,
- maddi ve manevi tazminat,
- mal paylaşımı,
- ziynet eşyaları
gibi tüm hukuki sonuçlar üzerinde tam bir mutabakata vararak mahkemeye başvurmaları hâlinde açılan boşanma davasıdır.
Eşlerin birlikte başvurması ya da bir eşin açtığı davayı diğer eşin kabul etmesi, anlaşmalı boşanma için yeterlidir.
Anlaşmalı Boşanma Davasının Hukuki Dayanağı
Anlaşmalı boşanma, Türk Medeni Kanunu’nun 166/3. maddesi uyarınca düzenlenmiştir.
TMK m.166/3’e göre;
Evlilik en az bir yıl sürmüşse, eşlerin birlikte başvurması veya bir eşin diğerinin davasını kabul etmesi hâlinde evlilik birliği temelinden sarsılmış sayılır.
Hakimin boşanma kararı verebilmesi için:
- Tarafları bizzat dinlemesi
- İradelerinin serbestçe açıklandığına kanaat getirmesi
- Boşanmanın mali sonuçları ve çocukların durumu hakkında yapılan düzenlemeyi uygun bulması gerekir.
Anlaşmalı Boşanma Davasının Şartları
Bir boşanma davasının anlaşmalı boşanma olarak kabul edilip sonuçlandırılabilmesi için, Türk Medeni Kanunu’nun 166/3. maddesi uyarınca bazı zorunlu şartların birlikte gerçekleşmiş olması gerekir. Bu şartlardan herhangi birinin eksikliği hâlinde, dava çekişmeli boşanma davası olarak devam eder.
Öncelikle, eşler arasındaki evlilik birliğinin en az 1 yıl sürmüş olması zorunludur. Evlilik süresi bir yılı doldurmamışsa, taraflar her konuda anlaşmış olsalar dahi anlaşmalı boşanma yoluna gidilemez.
Bunun yanında, tarafların boşanma ve boşanmanın tüm ferileri konusunda tam bir mutabakata varmış olmaları gerekir. Bu kapsamda; nafaka, velayet, çocukla kişisel ilişki, maddi ve manevi tazminat gibi hususlarda herhangi bir uyuşmazlık bulunmamalıdır. Taraflar arasında tek bir konuda dahi anlaşmazlık olması, davanın çekişmeli hâle gelmesine neden olur.
Taraflar arasında sağlanan bu uzlaşmanın, yazılı bir anlaşmalı boşanma protokolü ile açık, net ve icra edilebilir şekilde düzenlenmesi şarttır. Protokolde yer almayan veya muğlak bırakılan hususlar, ilerleyen süreçte telafisi mümkün olmayan hak kayıplarına yol açabilir.
Ayrıca, tarafların duruşma günü bizzat mahkemede hazır bulunmaları ve hâkim huzurunda protokolde yer alan hususları özgür iradeleriyle kabul ettiklerini sözlü olarak beyan etmeleri gerekmektedir. Vekil aracılığıyla temsil tek başına yeterli değildir.
Son olarak, hâkimin tarafların ve özellikle varsa müşterek çocukların menfaatini gözeterek protokolde değişiklik yapması hâlinde, bu değişikliklerin taraflarca kabul edilmesi zorunludur. Hâkimin uygun bulmadığı veya kamu düzenine aykırı gördüğü düzenlemeler düzeltilmediği sürece anlaşmalı boşanmaya karar verilemez.
Tüm bu şartların eksiksiz şekilde yerine getirilmesi hâlinde, anlaşmalı boşanma davası genellikle tek celsede sonuçlanmakta ve kısa sürede kesinleşmektedir. Ancak sürecin usulüne uygun yürütülmesi ve hak kaybı yaşanmaması adına, alanında uzman bir boşanma avukatından hukuki destek alınması önem arz etmektedir.
Anlaşmalı Boşanma Davası Ne Kadar Sürer?
Anlaşmalı boşanma davaları uygulamada genellikle 1 ila 3 ay içinde sonuçlanmaktadır.
Dosyanın görüldüğü mahkemenin iş yükü ve sürecin profesyonel şekilde takip edilip edilmemesi, bu süreyi etkileyebilir.
Uygun şekilde hazırlanan bir protokol ve eksiksiz başvuru ile davalar çoğu zaman tek celsede sonuçlanmaktadır.
Anlaşmalı Boşanmada Boşanmanın Ferileri (Velayet)
Müşterek Çocukların Velayeti
Velayet, çocuğun üstün yararı esas alınarak düzenlenir. Hakim, tarafların anlaşmasını uygun bulmazsa değişiklik yapabilir.
Detaylı bilgi için Boşanmada Velayet konusunu inceleyebilirsiniz.
Çocukla Kişisel İlişki Kurulması
Velayet kendisine verilmeyen ebeveyn için kişisel ilişki düzenlemesi yapılması zorunludur. Bu husus kamu düzenine ilişkindir.
Anlaşmalı Boşanmada Nafaka Talep Edilmesi
Anlaşmalı boşanmada nafaka konusu, tarafların özgür iradeleriyle ve anlaşmalı boşanma protokolü çerçevesinde düzenlenir. Bu kapsamda uygulamada en sık karşılaşılan nafaka türleri yoksulluk nafakası ve iştirak nafakasıdır.
Yoksulluk nafakası, boşanma nedeniyle yoksulluğa düşecek olan eş lehine talep edilebilen bir nafaka türüdür. Anlaşmalı boşanmada taraflar, yoksulluk nafakası ödenmesi konusunda anlaşabilecekleri gibi, yoksulluk nafakasından açık ve kesin bir şekilde feragat de edebilirler. Protokolde yoksulluk nafakasından feragat edildiğinin açıkça belirtilmesi hâlinde, sonradan yoksulluk nafakası talep edilmesi mümkün değildir. Çünkü anlaşmalı boşanmada kusur tespiti yapılmaz ve nafakadan feragat iradesi bağlayıcıdır.
İştirak nafakası ise müşterek çocuk lehine hükmedilen nafakadır ve doğrudan çocuğun üstün yararı ile ilgilidir. Bu nedenle iştirak nafakası, kamu düzenine ilişkin kabul edilmektedir. Taraflar anlaşmalı boşanma protokolünde iştirak nafakasına yer vermemiş veya bu nafakadan feragat etmiş olsalar dahi, sonradan iştirak nafakası talep edilebilir. Aynı şekilde, mevcut iştirak nafakasının çocuğun ihtiyaçlarının artması hâlinde artırılması için dava açılması da mümkündür.
Uygulamada aile mahkemeleri, müşterek çocuğun menfaatini gözeterek, taraflar protokolde düzenleme yapmamış olsalar dahi cüz’i bir iştirak nafakasına hükmedebilmektedir. Bu yönüyle iştirak nafakası, yoksulluk nafakasından farklı olarak taraf iradesiyle tamamen ortadan kaldırılamaz.
Bu nedenle nafaka hükümlerinin, anlaşmalı boşanma protokolünde bilinçli, açık ve hukuki sonuçları öngörülerek düzenlenmesi büyük önem taşımaktadır.
Anlaşmalı Boşanma Davasında Maddi ve Manevi Tazminat
Taraflar, kusur tespiti yapılmaksızın maddi ve manevi tazminat üzerinde anlaşabilir.
Ancak protokolde yer almayan tazminat talepleri, sonradan ileri sürülemez.
Anlaşmalı Boşanmada Mal Paylaşımı
Anlaşmalı boşanmada mal paylaşımı zorunlu değildir.
Ancak protokolde açık ve icra edilebilir hükümler yer almalıdır.
“Tarafların birbirlerinden mal alacağı yoktur” şeklindeki genel ifadeler, Yargıtay içtihatlarına göre yeterli değildir.

Anlaşmalı Boşanma Davasında Ziynet Eşyaları ve Ev Eşyalarının Durumu
Anlaşmalı boşanma davalarında ziynet eşyaları ve ev eşyaları, tarafların serbest iradeleri doğrultusunda paylaşılabilir. Bu hususlar, boşanmanın ferileri arasında yer almamakla birlikte, protokolde açıkça düzenlenmesi gereken önemli konulardandır.
Ziynet eşyaları bakımından, Yargıtay’ın 2024 tarihli içtihat değişikliği ile birlikte, kadına veya erkeğe özgü kişisel takılar dışındaki ziynetlerin ortak mal olarak kabul edilebileceği yönünde yeni bir yaklaşım benimsenmiştir. Bu nedenle protokol hazırlanırken, hangi ziynetlerin kime ait olduğu veya tarafların bu konuda feragat edip etmediği açıkça belirtilmelidir.
Ziynet eşyaları ve ev eşyalarına ilişkin feragat beyanları, genel ve muğlak ifadelerle değil; açık, net ve tereddüde yer vermeyecek şekilde yazılmalıdır. Aksi hâlde, boşanma sonrasında ziynet veya eşya alacağına ilişkin davaların açılması mümkündür.
Ev eşyaları yönünden de paylaşımın aynen mi yoksa bedel üzerinden mi yapılacağı, hangi eşyaların kimde kalacağı protokolde somut şekilde gösterilmelidir. Bu düzenlemelerin eksik veya hatalı yapılması, anlaşmalı boşanmanın sağladığı hız ve kesinlik avantajını ortadan kaldırabilir.
Anlaşmalı Boşanma Davasında Görevli ve Yetkili Mahkeme
- Görevli Mahkeme: Aile Mahkemesi
- Yetkili Mahkeme:
- Eşlerden birinin yerleşim yeri
- Son 6 ay birlikte oturulan yer mahkemesi
Uygulamada anlaşmalı boşanmalarda yetki itirazı yapılmamaktadır.
Anlaşmalı Boşanma Kararı Nasıl Kesinleşir?
Boşanma kararının kesinleşmesi için:
- Gerekçeli kararın tebliği
- İstinaf süresinin dolması veya feragat
- Kesinleşme şerhi alınması
- Kararın nüfus müdürlüğüne bildirilmesi gerekir
Kesinleşmeyen karar hukuki sonuç doğurmaz.
Anlaşmalı Boşanma Protokolü Nasıl Hazırlanır?
Anlaşmalı boşanma protokolü, tarafların boşanma ve boşanmanın tüm hukuki sonuçları üzerinde uzlaştıklarını gösteren, mahkeme açısından bağlayıcı nitelikte en önemli belgedir. Uygulamada, anlaşmalı boşanma davalarının kabul edilip edilmeyeceği büyük ölçüde bu protokolün içeriğine ve hukuka uygunluğuna bağlıdır. Protokolde yapılacak eksik, muğlak veya hatalı düzenlemeler, boşanmanın gerçekleşmemesine ya da sonradan geri dönülmesi mümkün olmayan hak kayıplarına yol açabilir.
Bu nedenle protokol, yalnızca boşanma iradesini değil; boşanmanın tüm mali ve kişisel sonuçlarını açık, net ve icra edilebilir şekilde düzenlemelidir.
Anlaşmalı boşanma protokolünde mutlaka yer alması gereken temel hususlar şunlardır:
Velayet:
Tarafların müşterek çocukları bulunuyorsa, çocuğun velayetinin hangi ebeveyne bırakılacağı açıkça belirtilmelidir. Hakim, protokolde kararlaştırılan velayet düzenlemesini çocuğun üstün yararı ilkesine göre değerlendirir ve gerekli görürse değişiklik yapabilir. Bu nedenle velayet düzenlemesi, çocuğun yaşı, ihtiyaçları ve mevcut yaşam koşulları dikkate alınarak hazırlanmalıdır.
Nafaka:
Protokolde yoksulluk nafakası ve iştirak nafakasına ilişkin düzenlemeler açıkça yer almalıdır. Nafaka ödenip ödenmeyeceği, ödenecekse miktarı, ödeme şekli ve süresi net olarak belirtilmelidir. Özellikle yoksulluk nafakasından feragat ediliyorsa bu hususun açık ve tereddüde yer vermeyecek şekilde yazılması gerekir.
Maddi ve Manevi Tazminat:
Taraflar boşanma nedeniyle birbirlerinden maddi veya manevi tazminat talep edip etmediklerini protokolde belirtmelidir. Tazminat ödenmesi kararlaştırılmışsa miktar, ödeme zamanı ve şekli açıkça düzenlenmelidir. Aksi hâlde sonradan tazminat talep edilmesi mümkün olmayabilir.
Mal Paylaşımı:
Evlilik süresince edinilen malların paylaşımı protokolde düzenlenebilir. Ancak genel ve belirsiz ifadeler, Yargıtay uygulamasında çoğu zaman yeterli kabul edilmemektedir. Mal paylaşımına ilişkin feragat veya devir hükümleri açık, somut ve icra edilebilir şekilde kaleme alınmalıdır. Aksi durumda taraflar, boşanma sonrasında ayrıca mal paylaşımı davası ile karşı karşıya kalabilir.
Ziynet Eşyaları ve Ev Eşyaları:
Ziynet eşyalarının ve ev eşyalarının kimde kalacağı, iade edilip edilmeyeceği veya bedel ödenip ödenmeyeceği protokolde net olarak belirtilmelidir. Bu konuların protokolde düzenlenmemesi, sonradan ayrı davalara konu olabilmektedir.
Konut Kullanımı:
Boşanma sonrasında müşterek konutun kim tarafından ve ne şekilde kullanılacağı, kullanım süresi ve varsa tahliye şartları protokolde açıkça yer almalıdır.
Sonuç olarak, anlaşmalı boşanma protokolü basit bir metin değil, tarafların geleceğini doğrudan etkileyen hukuki bir sözleşme niteliğindedir. Protokol hazırlanırken yapılan küçük bir hata dahi, yıllar sürebilecek yeni davalara ve ciddi hak kayıplarına neden olabilir. Bu nedenle anlaşmalı boşanma sürecinin ve protokol hazırlığının, alanında uzman bir boşanma avukatı eşliğinde yürütülmesi büyük önem taşımaktadır.
Avukatsız Anlaşmalı Boşanma Mümkün mü?
Hukuken mümkün olmakla birlikte, tavsiye edilmemektedir.
Uygulamada avukatsız yürütülen anlaşmalı boşanmalarda ciddi mal ve nafaka kayıpları yaşanmaktadır.
Anlaşmalı boşanma davaları basit gibi görünse de, uzmanlık gerektiren teknik bir süreçtir.
Antalya Avukat – Yıldız Candan Hukuk Bürosu, anlaşmalı boşanma sürecinizi:
- Hızlı
- Güvenli
- Hak kaybı yaşanmadan
yönetmektedir.
Detaylı hukuki danışmanlık için Antalya Boşanma Avukatı Yıldız Candan Hukuk Bürosu ile iletişime geçebilirsiniz.

Anlaşmalı boşanma nedir?
Anlaşmalı boşanma, eşlerin boşanma ve boşanmanın tüm hukuki sonuçları (nafaka, velayet, tazminat, mal paylaşımı vb.) üzerinde tam mutabakata vararak mahkemeye başvurmasıdır. Türk Medeni Kanunu 166/3. madde kapsamında düzenlenmiştir.
Anlaşmalı boşanma için evlilik süresi şartı var mı?
Evet. Evlilik en az 1 yıl sürmüş olmalıdır. Bir yıldan kısa süren evliliklerde anlaşmalı boşanma mümkün değildir; dava çekişmeli olarak açılır.
Anlaşmalı boşanma davası ne kadar sürede sonuçlanır?
Anlaşmalı boşanma davaları, mahkemenin iş yüküne bağlı olarak genellikle 1–3 ay içerisinde ve çoğunlukla tek celsede sonuçlanır.
Anlaşmalı boşanmada tarafların duruşmaya katılması zorunlu mu?
Evet. Tarafların her ikisi de duruşmada bizzat hazır bulunmalı ve anlaşmalı boşanma protokolünü hâkim huzurunda sözlü olarak onaylamalıdır.
Anlaşmalı boşanmada nafaka talep edilebilir mi?
Evet. Taraflar yoksulluk nafakası ve iştirak nafakası konusunda protokolde anlaşabilir.
Ancak yoksulluk nafakasından açıkça feragat edilirse, sonradan talep edilmesi mümkün değildir.Anlaşmalı boşanmada velayet nasıl belirlenir?
Velayet, tarafların anlaşmasına göre belirlenir; ancak hâkim çocuğun üstün yararını gözeterek protokolde değişiklik yapabilir. Hâkimin uygun bulmadığı bir velayet düzenlemesiyle boşanmaya karar verilmez.
Anlaşmalı boşanmada mal paylaşımı zorunlu mudur?
Hayır. Mal paylaşımı protokolde düzenlenmemişse, boşanma sonrası 10 yıl içinde mal paylaşımı davası açılabilir. Ancak protokolde yapılan hatalı feragatler ciddi hak kayıplarına yol açabilir.
Anlaşmalı boşanmada ziynet eşyaları nasıl değerlendirilir?
Taraflar ziynet eşyaları konusunda serbestçe anlaşabilir. Protokolde açık bir feragat yoksa, ziynet eşyaları sonradan dava konusu yapılabilir.
Avukatsız anlaşmalı boşanma yapılabilir mi?
Hukuken mümkündür; ancak protokolde yapılacak küçük bir hata, nafaka, tazminat veya mal paylaşımı açısından geri dönülemez hak kayıplarına yol açabilir. Bu nedenle bir boşanma avukatından destek alınması önemlidir.
Anlaşmalı boşanma kararı ne zaman kesinleşir?
Gerekçeli karar taraflara tebliğ edildikten sonra istinaf süresinin dolması veya istinaftan feragat edilmesiyle karar kesinleşir ve nüfus kayıtlarına işlenir.




