Görevi Kötüye Kullanma

Görevi Kötüye Kullanma Suçu ve Cezası

Görevi kötüye kullanma suçu Türk Ceza Kanunu’nda yer alan “millete ve devlete karşı işlenen suçlar” başlığı altında yer alır. Bu başlığın da altında yer alan 4. kısmın “kamu idaresinin güvenilirliğine ve işleyişine karşı suçlar” başlığında ilk kısmında yer alır. Görevi kötüye kullanma suçu, Türk Ceza Kanunu madde 257’de ve üç fıkrasında düzenlenmiştir. Kanunda ayrıca suç olarak tanımlanan haller harici görevin gerekliliğine ters hareket etmek suretiyle kişilerin mağduriyetini veya kanununa zarar verecek veya kişilere haksız kazanç saylayan kamu görevlisi, 1 yıldan 3 yıla kadar ceza alabilir.

Kanunda suç olarak tanımlanan haller dışında görevinin gerekliliklerini ihmal ederek ya da geciktirerek kişileri mağdur etmek ya da kamu zararına yol açan kişilere haksız kazanç sağlayan kamu görevlisi 6 aydan 2 yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.

İrtikap suçu meydana gelmemişse görevinin gerekliliklerine uydun davranması ya da bu nedenle kişilerden kendisine ya da başkasına çıkar sağlamış kamu görevlisi birinci fıkraya göre cezalandırılır.

TCK madde 257’de suç ile ilgili üç ayrı ipotez yer almaktadır. Bunlar:

  • Görevin gerekliliklerine aykırı davranma
  • Görevin gerekliliklerini ihmal etme ya da geciktirme
  • Görevin yerine getirilmesi için çıkar sağlama

Bu üç madde aslında Türk Ceza Kanunu’nda yer alan şu maddelerin de karşılığını oluşturur:

  • Madde 228’de yer alan kişilere karşı keyfi ve sert muamele
  • Madde 224’ta yer alana kötüye kullanma
  • Madde 230’da yer alan görev ihmali
  • Madde 212’nin 1. fıkrasında yer alan basit rüşvet

Bu suçlar öngörülerek kamu güvenliği ve kamu görevlilerinin disiplini sağlanmaktadır. Bu suçların hukuki konusu görevin düzenini korumanın yanı sıra görevi etkili ve dürüst bir şekilde yerine getirmedir. Bu suçun pasif süjesi devlet iken suçtan zarar gören birey ise devlet, suçun pasif süjesi değildir.

Görevi Kötüye Kullanma Suçu Nedir

Görevi kötüye kullanma suçu 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nda 257. maddede düzenlenen bir suçtur. Kamu güvenliği aleyhine suçlar başlığı altında incelenen bu suç, kamu görevlileri tarafından işlenebilen suç olarak geçer. Suç, kamu görevlisinin kişilerin mağduriyetine neden olmasıyla veya kamunun zarara uğramasıyla oluşmaktadır.

Türk Ceza Kanunu madde 257’de belirlenen suçun oluşması için kamu görevlisinin görevine yönelik bir suç ya da kusur işlemesi, kamu zararına neden olması, kişileri mağdur etmesi ve kişilere haksız menfaat sağlaması gibi unsurlar yer almaktadır. Suçun kamu görevlisinin görevinin gerekliliklerine aykırı davranması ya da görevi geciktirip ihmal etmesiyle de oluşabilir.

Görevi kötüye kullanma suçunun işlenmesi, devlet tarafından korunan kamu düzenini bozduğu için genellikle bu suçun mağduru devlet olarak kabul edilir. Ayrıca doktrine bu suçun özel mağduru ifade edilir. Bahsedilen özel mağdur, bu suçun işlenmesiyle zarar gören bireyleridir.

Görevi kötüye kullanma suçu Türk Ceza Kanunu’nda belirtildiği gibi yalnızca kamu görevlileri tarafından işlenebilmektedir. Görevi kötüye kullanma suçu özgü suç niteliğine sahiptir. Kamu görevlisi olmayan insanlar bu suçu işleyemeseler de iştirak ile bu suça ortak olabilirler.

Türk Ceza Kanunu madde 257’ye göre bu suçu oluşturan fiiller iki fıkrada incelenmiştir. Bunlar:

  • 1. fıkrada yer alan fiil unsurudur. Bu fiilin unsuru icrai hareketlerle işlenebilecek fiilerden bahseder. Kamu görevlisinin kanun ya da yönetmeliklerde düzenlenen görev tanımına aykırı davranması fiilin unsurunu oluşturur. Böylece suç işlenmiş sayılır. Suç tipi ve kamu görevlisinin hangi mevzuata tabi olduğu, alınan cezanın farklılaşmasına neden olur.
  • 2. fıkraya göre fiil unsuru kamu görevlisinin yapmakla görevli olduğu işi ya da görevi ihmal etmesi, geciktirmesi ile oluşur. Yargıtay Genel Kurulu kararına göre kamu görevlisinin tabi olduğu mevzuata göre görevli olduğu işi gerçekleştirmemesi, boş vermesi ihmal olarak tanımlanmaktadır. Hukuk düzenince kendisini yapması için verilen görevi teslim tarihinden sonra yapması gecikme gösterme olarak değerlendirilmektedir.

Kötüye kullanma suçunun oluşabilmesi için görevin gerekliliklerine ve yükümlerine aykırı hareket etmek gerekir. Bu suçun faili kamu görevlisi herkes olabilir. Mağdur ise devlettir. Ancak bazı durumlarda kamu görevlisi olmayan kişiler de bu suçu işlemiş sayılmasalar da “ortak” olabildikleri için ceza labilirler.

Görevi Kötüye Kullanma Suçu Cezası

Görevi kötüye kullanma suçu pek çok farklı unsura bağlı olarak değişebilmektedir. Ancak TCK’da yer alan tanımlara göre cezalar şöyledir:

  • Görevi kötüye kullanma suçunun temel cezası Türk Ceza Kanunu madde 257’nin 1. fıkrasına göre 6 aydan 2 yıla kadar hapis cezasıdır.
  • Görevi ihmal, yani görev gerekliliklerini yerine getirmemek, geciktirmek gibi görevi kötüye kullanmanın cezası 3 aydan 1 yıla kadar hapis cezasıdır.

Görevi kötüye kullanma ya da ihmal etme suçu şikayete tabi bir suç olmamakla birlikte gerekli kolluk kuvvetlerine ya da savcılığa suç duyurusu yapıldığı anda soruşturma kendiliğinden başlamaktadır. Görevi köyü kullanma suçu, ceza miktarına bakıldığında basit bir suç gibi gözükse de aslında niteliğe bakıldığında oldukça ağır bir suçtur. Bu suç işlenmişse bir ceza avukatı aracılığıyla savunma yapmak faydalı olacaktır.

Adli para cezası, işlenen bir suçtan dolayı tek başına veya hapis cezasıyla birlikte verilebilecek bir ceza türüdür. Yetkiyi kötüye kullanma nedeniyle hapis cezası, belirli koşullar altında adli cezaya dönüştürülebilir. Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması (HAGB), sanığa verilen cezanın belirli bir kontrol süresi içinde sonuçlanmaması ve yargılama sırasında belirli şartların yerine getirilmesi durumunda davanın reddine yol açan bir ceza muhakemesi kurumudur. Zamanaşımı söz konusuysa ceza kararı sonuçsuz olarak iptal edilecektir. Görevin kötüye kullanılması nedeniyle verilen cezaya ilişkin olarak cezanın ertelenmesi (HAGB) kararı alınabilmektedir.

Görevi Kötüye Kullanma Suçu Unsurları

Görevi kötüye kullanma suç unsurları iki ayrı şekilde olabilmektedir. İlk hareket görevini yok saymak, gereğini yapmamak ile meydana gelirken ikinci hareket ise görevi ihmal ya da gecikme yoluyla yerine getirmemektir.

Görevi kötüye kullanma suçu özgü bir suç olarak kabul edilmiştir. Bu suç kamu görevlisi tarafından işlenebilmektedir. Kamu görelisi, TCK madde 6’nın ilk fıkrasındaki c bendinde tanımlanmıştır. Atama veya seçilme ile kurumsal faaliyetlere katılan birey olarak tanımlanır. Bu suçun işlenebilmesi için failin kamu görevlisi olması gerekir. Kişi anlık olarak görevinde değilse suçu işlediği tarihte kamu görevlisi olması gerekmektedir.

Suçun sonucu kamuya ya da bir bireye zarar gelmelidir. Kamu adına zarar ya da mağduriyete neden olmalıdır. Bu şekilde görevi kötüye kullanma suç unsurları meydana gelir.

Görevi Kötüye Kullanma Suçu Zamanaşımı

Görevi kötüye kullanma suçu şikayete tabi suçlar arasında yer almamaktadır. Bu yüzden suçu soruşturmak için bir şikayet süresi de yer almaz.

Suçun zamanaşım süresi 8 yıldır. Suç, şikayete tabi suçlar arasında yer almasa da dava zamanaşımı süresi içinde soruşturulmazsa fail hakkında zamanaşımı süresi aşıldığından soruşturma yapılmaz. Failin hapis cezası alması durumunda ceza zamanaşımı 10 yıldır. Yani fail hakkında mahkumiyet hükmü 10 yıl içinde infaz edilmezse, hapis cezası ortadan kalkar.

Antalya avukat hizmetimize siz de aklınıza takılan sorularınızı bizlere danışabilirsiniz.

Click to rate this post!
[Total: 0 Average: 0]

Yorum bırakın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir